Önce Kendine Uğramalı İnsan

Önce Kendine Uğramalı İnsan

Önce Kendine Uğramalı İnsan

Önce Kendine Uğramalı İnsan


Söze aşağıda alıntısını yaptığım bir zen ustası ile öğrencisi arasında geçen konuşma ile başlıyorum..
" Gerçek yoluna girmek için bir yöntemin var mı? "
" Evet var. "
" Yöntemini anlatır mısın? "
" Acıkınca yiyorum, yorgun düşünce de uyuyorum. "
" Herkesin de yaptığı bu değil mi? Onların da senin yaptığın gibi gerçek yoluna girmek için bir yöntem uyguladıklarını söyleyebilir misin? "
" Hayır. "
" Öyleyse neden hayır? "
" Çünkü onlar yedikleri zaman yemiyorlar, çeşitli başka şeyler düşünüyorlar, böylece de kendi zihinlerini karmakarışık ediyorlar. Uyudukları zaman da uyumuyorlar bin bir türlü şeyin düşünü görüyorlar. Bundan ötürü onlar bana benzemezler. "

Anda kalmak tamda böyle birşey işte. Ruhumuzu ve zihnimizi basit ve o anın gerekliliklerine uygun olarak yaşamadığımız için hayatımızın her alanında tutsaklıklarımız başlıyor. 

Rapor yaparken üç gün sonraki toplantını düşünüyorsun, toplantıda iken kız arkadaş veya erkek arkadaşınla olan tartışmanı düşünüyorsun, yemek yerken sabah işte yaşadığın tartışmayı düşünüyorsun, tatilde iken işe dönünce yapacağın sorumlulukları düşünüyorsun... Yani yaptığın tekşey aslında OLMASI GEREKEN ZAMANDA OLMASI GEREKEN HİÇBİRŞEYİ YAPMIYORSUN...

Anda kalmak demek; bulunduğun anın gerekliliklerini hakkıyla vermekten başka birşey değildir. Hakkıyla yapılan her iş mutluluk ve manevi tatmin getirir. Bunu kazanmak için de hayatımızı biraz basitleştirmeli ve o anın gereklerini yaşamalıyız. Kendimizi tanımalıyız, kendimizi keşfetmeliyiz. Kendini keşfedememiş, kimliğini oluşturamamış nice insanlardan en iyi pozisyonlarda süper işler bekliyoruz. O İŞ YÜRÜMEZ... 

Anita Moorjani'nin Yüreğime yolculuk kitabında geçen güzel bir cümleyi aşağıda paylaşıyorum. 

“Dünya öyle mekanikleşti ki, artık düşünmemize bile gerek kalmadı... Keyif ucuzladı, neşe azaldı, mutluluk bilgisayarlaştırıldı... Ânda varoluşu tekrar keşfedebilmek için nereden geldiğinize, özünüze dönüp bakmalısınız. Bu, kendi zihninize, tarihin başından önceye, düşünmenin başlangıcından evvele, hattâ düşünce oluşmadan önceye bakmaktır. Bu özgün temelle bağlantı kurduğunuzda, geçmişin ve geleceğin yanılgıları aslâ kafanızı karıştıramaz. Devamlı olarak şimdiki ânda varolabilirsiniz”.  


İnsanın gideceği bütün yollar önce kendisinden geçer. Bu sebeple önce kendine uğramalı insan....

Sevgiler,

İbrahim Aktaş

whatsapp
Telefon